Buzu'nun Dileği

Buzu, Sütaş Çiftliği'nin yeşillikleri arasında koşup pynarken birden durmuş. Etrafına bakınıp "Ya bunların hepsi bir gün biterse?!" diye hüzünle sormuş. "Bu çimenler, ağaçlar, içtiğimiz sular... Ya hepsi biterse ve geriye bir şey kalmazsa?!" "Hava, su, toprak... Bunların hepsi bize doğanın emaneti Buzu" demiş Benekli İnek, "İşte bu yüzden doğadan aldığımızı doğaya geri vermeye özen gösteriyoruz." "Doğadan aldığımızı doğaya geri vermek mi... O nasıl oluyor?" diye merakla sormuş Buzu.

"Bunu sana bir oyunla anlatayım" diye yanıtlamış Benekli İnek. Birkaç dakika içinde Sütaş Çiftliği'nin sevimli dostları Benekli İnek'in etrafına toplanmışlar.

"O halde oyunumuza başlıyoruz." demiş Benekli İnek, "Ben bir soru soracağım bilen yanıtlasın." "Yaşasın, bilmece! En sevdiğim oyun" diye el çırpmış Keçi. "Önce küçük bir hatırlatma yapayım: Biliyorsunuz ki yediğimiz yemeklerden bizim için gerekli olan besin ve enerjiyi alırız, sonra gereksiz kısımları vücudumuzdan atarız." "Bunu tabii ki biliyoruz" diye atılmış Koyun. "İşte biz ineklerin atıklarına gübre denir. Sütaş Çiftliği'nde bu gübreler toplanır" diye devam etmiş Benekli İnek.

"Toplanır mı? Ne yapılır peki?" diye sormuş Buzu merakla. "Bir çok işlemden geçirilir, bunun sonucunda da tekrar kullanılmak üzere çok önemli bir şeye dönüşür. Hadi bunun ne olduğunu siz bulun! Hazırsanız geliyor bilmece..." "Hadi gelsin" diye el çırpmış Kuzu. "Güneş çekilir, her yere karanlık gelir, sonra, bir düğmeye basarız ve ampul ışık verir. Söyleyin bakalım ampulü aydınlatan nedir?" "Ben biliyorum... Elektrik!" diye sevinçle haykırmış Tavuk.

"Aferin!" demiş Benekli İnek. Sonra diğerlerine dönerek açıklamış. "Elektrik üretilirken doğadaki bazı kaynaklar azalıyor. Sütaş, bu kaynaklar bitmesin diye gübrelerden elektrik üretiyor ve bu elektriği kullanıyor." "Ne güzel" diye el çırpmış tüm hayvanlar. "O zaman inekler hem süt veriyor hem de elektrik üretmeye yardım ediyor" demiş Buzu.

Buzu'nun Çiftlik Hikayeleri

Benekli İnek Buzu'ya bakarak sevgiyle gülümsemiş. "Hepsi bu kadar da değil" diye eklemiş. "Gübrenin geri kalanı toprağa karıştırılıyor. Böylece toprak güçleniyor ve bize bol bol yeni ürün veriyor."

"Yaaa... Demek yediğimiz otlar, yemler onun için bu kadar lezzetli" demiş Kuzu. "Bu çiftlikte doğaya geri verilen çok öenmli bir şey daha var..." diye devam etmiş Benekli İnek, "Haydi bilin bakalım bu nedir?" "Ne rengi var ne tadı, iki harflidir adı, onu içmeden yaşayamaz hiçbir canlı." "Rengi yok, tadı da yok. Tabii ya su!" diye sevinçle bağırmış Kuzu. "Bravo sana!" demiş Benekli İnek. "Su nasıl tekrar kullanılabiliyor ki?" diye merakla sormuş Buzu.

"Dünyada çok su var. Ama biz içtikçe ve kullandıkça bu sular azalıyor. Bu yüzden suyu çok dikkatli kulanmalıyız. Bizim çiftlikte kullanılan su temizleniyor, bu suyla çimenler, otlar sulanıyor" diye açıklamış Benekli İnek. "Hiç bir şey boşa gitmiyor. Harika" demiş Keçi.

Sonra Buzu söze girmiş ve "Bugün öğrendiklerimi bir tekerleme ile özetleyeyim," diye heyecanla eklemiş, "Sütaş çevreyi düşünür, gübreyi elektriğe dönüştürür. Suları temizleyip çimenlere götürür. Bunun için binlerce teşekkür."

"Ne güzel anlattın!" demiş Benekli İnek ve tekerlememin devamını getirmiş, "Bunu dinleyen çocuklar da musluğu kapatırlar suyu kullanmadıklarında, ışığı söndürürler kimse yoksa odada, çöplerini atarlar geri dönüşüm kutularına."

"Ne çok şey öğrendik bugün! Hepimiz korursak dünyamız be güzel olur" diye bağırmış tüm hayvanlar.

Çocuklar! Buzu ve arkadaşlarının birbirinden eğlenceli diğer maceralarını da okumak ister misiniz? İşte Buzu'nun birkaç hikayesi daha sizi bekliyor.