Gül ve Ece: Onbirinci Bölüm Hikayesi

Gül ve Ece

Gül ve Ece: Onbirinci Bölüm Hikayesi 'nde Gül camın kenarında Tırmık'ı görür ve Ece'ye bu hasta mı? diye sorar. Onu sevmek ister ama o çok masum bakar, Ece ise oturduğu yerden fırlayarak kalkar ve Tırmık, Ece'yi görümce kucağına doğru atlar. İnsanlar gördüklerine hayvanlar ise hissettiklerine inanırlar. Mesela Tırmık seni gördüğünde katçı mı? Hayır fikrini değiştirip bana gelmedi seni ben sandı sonrada hislerine güvenerek ben olmadığını düşündü, onun için vazgeçti kucağına gelmekten vazgeçti. Dün yaptığının farkında mıydın? Ece ne yaptım ki? Daha ne yapacaksın annemin hazırladığı kışlık yiyecekler buzlukta ne varsa hepsi eridi.

Metin ise ayağını dışarıda maç yaparken ayağı krampon ayakkabısının ipine takılır ve düşer ayağı çok ağrımaktadır. O ne kokuydu öyle Gül ile Ece bunu konuşurlarken babası Ece diye seslenir, bir günde içeriye bağırmadan girsen olmaz mı? Babası nasıl böyle bir şey yaparsın? Hanım biz boşanıyormuşuz... Nine lafa girer ben burada kalıyorum diye mi? Bu kararı aldınız? Ece, ninem ve Elife teyzenin konuştuklarını duyunca ben de böyle bir karar aldım ama Ali amca da hiç sır saklamasını bilmiyor. Bir de büyük olacak bu büyüklere ne zaman güveneceğim anlayamıyorum. Elife teyze eskiden böyle miydi? Elektrikler olmazdı herkes bir arada oturur akşam yemeği sonrası muhabbet ederdi, Çocuklar ders çalışır yanlış yaptıklarında hemen büyüklere sorulurdu. Çok güzel günlerdi o zamanlar. Ece ise Ali amcasına gider ve ondan yardım ister o da yine bir yaramazlık yapacaksın beni de sana uymam için beni kandırıyorsun. Ali amca beni dinler misin? Annem ile babam her gece kavga ediyorlar. Peki kızım benle ne alakası var siz elektrikleri kapatın ama sadece siz tamir edecek şekilde eğer siz bunu yaparsanız onlar bizimle beraber bir arada kalırlar ve ayrılmazlar. Babası bu durumu öğrendikten sonra sen bizi nasıl küçük düşürürsün, yaptığının farkında mısın? Biri bizi uyandırsın bu duyduklarım çok kötü, Ece onların ne düşündüklerine önem veriyorsunuz da. Neden benim ne düşündüğüme önem vermiyorsunuz? Benim sayemde çok güzel bir gece geçirdiniz, keşke elektrikler her gece gitsin diye konuşan sen değimliydin?

Annesi o gece çocuklara şunları anlatır;

Siz küçük iken her gece size ninniler söyler sizi uyuturdum. Metin ise onlar iki tane ben niye bir taneyim deyip ağlardı. Bizim ismimizi kim verdi? Annesi biz size Gülşah ismini koyacaktık, siz iki tane olunca biz de ismi ikiye ayırdık birinize Gül diğerinize Şah ismini verdik. Şah’ın anlam karşılığı Ece olduğu için bu şekilde koyduk.

Peki benim adımı kim verdi? diye sorar Metin;

Deden Beşiktaşlı Metin'i çok severdi. Annen ile baban da dedeni kırmadı, deden ise onun adını koydu. Bu arada salona babası gelir. Ben yokken ne konuşuyordunuz? Bizim isimlerimizi kim koydu diye konuşuyorduk. Hay Allah biz size bunları daha önce anlatmadık mı? Nasıl anlatacaksın baba, herkes farklı şeylerle uğraşıyor nasıl konuşacaktık? Ninesi söze başlar Metin oğlum ben sana ninni söylerdim deden de karşında top sektirirdi, oğlum öğrensin diye hep birlikte kahkaha atarlar...

Ece ise günlüğüne şunları yazar; bir misafir geldiğinde hep beraber oturuluyor da bizim için neden vakit ayrılmıyor? Annem iş yapmasa, babam okumasa haber izlemese, ninem örgü örmese ne olurdu? Ben yanlış bir şey yapmadım sadece yanlış yolu izledim babam her zaman ki gibi bana kızdı.

Birkaç Gül ve Ece Hikayesi Daha!

Bu hikayeyi beğendiniz mi? Hikaye koleksiyonumuzdaki Gül ve Ece'nin tüm hikayelerini okuyabilirsiniz.